p:Kapa kapa kapa çabuk kapıyı kapa.
ç:Kapıyorum ya.
p:Kapa kızım kapa şşşşşt sus bi. Alo Ahmet abi sen geç kalınca ben okuldan çıktım. Herhalde yoldasındır hala. Hiç gelme. ..........Haaa öyle mi.......... Hay Allah ben de acelem olduğu için çıkmıştım bir arkadaşla. ...........Tamam kusura bakma. Bir dahaki sefere.
Meğer bizim Patlakhem taksi çağırmış hem de bizim arabayla eve gitmeye kalkışmış. Üstüne bir de arabaya binerken taksiciye yakalanmış.
Gerisi:
p:Dur çıkma dur adam gitsin. Okulun kapısındaymış.
Yola çıkılır, ışıklarda durulur . O da ne adam arkadan yaklaşır yaklaşır yaklaşır. Patlak'ın oturduğu tarafa tam yanımıza yanaşır. Patlak Çatlak'ın montunun altında gizlenir koltuktan aşağıya yerlere doğru sarkar, sarkar,sarkar. Çatlak da bu arada gülmekten kendinden geçer.

Son söz:Ne ayıp, ne ayıp, ne ayıp. Sen adamı çağır, sonra ek. Elin garibini kandır. Hiç yakıştıramadım.Hiççç.:P

Etiketler: patlak'ın ayıpları

1. friday's olayı ile kesinlikle ve acilen ilgilenecek.

2. acıbademli ouzo fondip yapılmayacak.. üstüne cila niyetine muhtelif saçmalıklardan kaçınılacak..

3. çatlak'a istanbul'da karşıdan karşıya geçme dersleri verilecek.. verilmez ise arkamdan "ezileceksin" diye her bağırışında tanımamazlıktan gelinecek...

4. denediği her kıyafete "olmamış bu" denilecek.. yoksa eve gelip beğenmediğinde suçu size yükler..

5. yanında telefon görüşmesi yapılmayacak.. potansiyel risk taşır...

6. her güzel şey kötü biter hesabı kendisinin de bahsettiği üzere gülüp eğlendikten sonra "şimdi noolcak da ağlıcam" diye beklenecek ya da bol dua edilecek.. ( gerçi madem ben cehennem kütüğüyüm, bu işi kendisine havale ediyorum )

7. hemen yeni bir dövme yaptırılacak.. ( ama gerçekten hemen ) bu sefer anladım ki hayatımın anlamı bir cümle varmış birileri benden önce söylemiş tesadüfen; o kazınacak boş bulunan bi yere..

8. çatlak ile herhangi bi yere gidilecek.. mümkünse ıssız bi adada balık tutup yenilecek.. ölene kadar dertsiz tasasız yaşanacak... ya da iş kulelerinden falan atlanacak...

Etiketler: öz şehir maceraları

1-Patlak'a bir daha kaybolmaması için çip takılacak.

2-Taksicilere sorulduğunda söylesinler diye bu evin adresi öğretilecek. (Ne olur ne olmaz. Bunun çipi de çalışmaz.)


3-Adım başı görülen sarı saçlı hepsi birbirinin aynı giyinmiş klon kızlar toplanıp, kendilerine has bir stil oluşturailecekleri konusunda eğitilecek.


4-Bize "Bebeğim, canlarım" diye hitap eden bizden küçük satış elemanı müşteriye hitap konusunda eğitilecek. Ayrıca o kadar imamıza rağmen bundan hoşlanmadığımızı anlamadığı için biraz zeka şırınga edilecek.


4-Bir daha böyle deli gibi kendini kaybedip abuk subuk şeyler alınmayacak.

5-Sinir bozucu olaylar böyle zevkli gezilerin akabinde gelişmesin diye Allah'a dua edilecek.

6-Ablamın arka sokağındaki kuaför eve getirilip beslenecek. İki günde bir fönlesin yeter. Ekmeğini suyunu veririz.


7-En kısa zamanda yine böyle bir gezi yapılacak.

Etiketler: şehir maceraları

Şimdi bir gece önce
"-Hadi yarın görüşürüz.
-Kaçta?
-Farketmez.
-Ya ben Baharlarla buluşucam.
-Tamam .
-Madem onlarla kahvaltıya gidiyim sonra da senle buluşuruz."
böyle bir diyalog geçince insan öğlen bir civarı buluşacaklarını düşünür di mi? A yooook. Olmaz . Önce satıldık. Yüz kere "plan yap sonra beni ara" fırçalarını yedik. Nihayet üçe doğru artık kendisiyle buluşabileceğimiz haberini aldık. Akşama kadar olan kısmı anlatmıyım. Zaten o kendince takılmış. Sonra gecenin bi vakti "e hadi çık mıyor muyuz?" diye arandık. Evdeki herkese tek tek yalvardık. Yodan yeni gelmiş abla, miskin kardeş, enişte, baba. Yok yok. Sonunda halime hem gülüp hem acıyan babam beni şu meşhur halalara bırakmaya karar verdi. Yolu zor bulduk tabi ki . İnsan bu kadar dolandırıla dolandırıla götürülürse aklında adres de kalmaz di mi? Hadi bir büfeye gidelim bir şeyler alalım dedik. (Ben sana demedim mi halan hazırlasın şu adreslik midir nedir şu şeylerden diye. Ama dinlemezsin ki.) İki sokak ilerdeki büfeye gidip bir güzel kaybolup, dönüş yolunu bulamadık. Ben daha sana ne diyim?

Etiketler: şehir maceraları

hayır eve geldim bi bakayım dedim..
bana kuçu benzetmesi yapan canım çatlağım kendini kaybettiği anları unutmuş olsa gerek...

gün bir:
- ayyyyyyyyyyy saray'a girelim bi tavukgöğsü yicem..
- ayyyyyyy dideeeeeeeeeem şunlara bak .. ( herhangi bi ayakkabı reyonu )
- ayyyyyyyyyyyy şunları da denicem ben..
- diidem.. baksana bi nasıl olmuş ( deneme yanılma durumları )

gün iki:
- saray'da tavukgöğsü yiyelim.. ayyy.
- hiiiiiiii şunlara baaak ( ne reyonu olduğunu söylemek istemem an itibarıyle :)
- bi baksana be oldu mu buuuu....

tabiii...
çatlağın sevgili kardeşinin düğünü için elbise arandı.. ve de bulundu.. muhteşem bişey ama tabiikisi de kendisi elbet ona da bi kulp takacaktır... bi tarafına bi bahane uydurup o elbiseden de nefret edecektir eninde sonunda...

amaaaaa..
hakkını yiyemem..
gece vakti sarhoş halimde kıçını kaldırıp derdimi dinlemeye koşmuş.. balkonda soğuktan kıçı donarken birasını sigarasını içmiş ve son derece mühim:) hallerime tanıklık etmiştir...
gerçi ertesi gün bu bünye tam anlamıyla şapa oturmuştur.. ve çatlağım ona da ortak olmuştur ve de olacaktır...

ama..
bu her gün tavukgöğsü yediği gerçeğini değiştirmiyo.. o ayrııı....

Çok yorucu ve güzel bir gündü.
Sevgili Patlak'ım beni ne kadar sevdiğini tüm gün kanıtladı.
On saatlik alışveriş sırasında her istediğimi yaptı.
Beni bol bol güldürdü.
Şu anda sadece son bombasını anlatabilecek kadar enerjim var.

hayır insanın "pardon sen kim oluyosun canım" diye sorası geliyor.. hem dağdan gelip bağdakine hesap soran bu şahıs eninde sonunda hakkımdaki kimi asılsız iddialara cevap verecektir...

bi kere...
ruju boğazıma soktum evet.. ama o adi kadın itliğine fren koydu... aslında ön camdan da uçabilirdim.. ama eğlendi yani o.. öyle biri kendisi
boyu değil işlevi esprisini yapmak istiyor insan ister istemez.. bi de bahsi geçen boy farkı kimi kaynaklara göre 3 kimi kaynaklara göre 5 cm...
kulak deliklerimi kıskanır.. asimetrik küpelerimi.. ( gitar küpesi takmadım hiç bu arada sallıyo )
kıskanç pis:)
ya bi dakka bütün iddialara niye cevap veriyorum ki ben... bi döşeyelim bakalım kendisi kimmiş..

1. takıntı ve 5 şeker attığı 3ü 1 arada kahveden oluşan bi insandır.. damarlarında su yerine şekerli kahve, beyninde ise kısmen hücre yerine takıntılar vardır..

2. bir stres seminerinde stres taşlarını yere yuvarlamış ( pardon taşını ) baştan alırız dememe rağmen bana yıllarca sakladığı kesilmiş tırnak örneğini vererek hem tiksindirmiş hem de obsesif kişiliğini ortaya koymuştur.. herşeye rağmen ( ilin tüm öğretmenlerinin içinde ) yerlerde sürünüp 10 saniyede bir eğilip koltuk altlarına bakmam bile yetmemiştir kendisine..

3. bulamadığı taşı duvardaki "Köprülü Mehmet Paşa" tablosuna soracak kadar da kafadan arızalıdır.. Pardon Mehmet Bey taşımı gördünüz mü...

4. kırmızı ve siyah giyer.. her şekilde:)

5. hep aynı çizmeyi alır.. ( sanırım aynı çizmeden bi 20 çift falan vardır evinde )

6. dağınıktır.. elbise dolabı her açışında üstüne devrilir...

7. eski güzel adayıdır:)

8. benim güneşten korunmak için kafama bağladığım ( kurumun yat gezisinde ) tuhaf giysileri vardır...

9. dans eder.. yani hareket düşmanı bu kadın hiçbiryerde dans etmeyeceğini bile bile her hafta dans kursuna gitmektedir.. beni de zorlar ama yemezler kızım...

10. kardeşleri annesi falan normal insanlardır.. bi bu numunelik çıkmıştır..

11. gülerken ağlamaya.. ağlarken gülmeye başlayabilir.. başlar...

12. giysi konusunda saplantıları vardır.. çabucak hazırlandığı görülmemiştir.. onu mu bunu mu giysem muhabbetini çok yapar.. zor beğenir.. bu yüzden bulduğu herşeyi satın alır.. evde bakar.. yarısını hiç giymez.. üstte bi maddede bahsi geçen dağınık dolaba koyar...

13. içkiye ruhen meyilli fakat bedenen maalesef.. sarhoş halinde yataktan düştüğü rivayet edilir... iki birayla kafa bulur..

14. laptop düşürmesiyle ya da tuşlarını koparmasıyla ünlüdür... genelde okulun bi yerlerinde elinde bilgisayar koştuğu için kaçınılmaz oluyo ama bi anlasa.. bi anlasa..

15. tuvalete girebildiği mekanlar bi elin parmaklarını geçmez...

yeter mi lan:)

Etiketler: öz merak gidericiler

hayır.. patlak çatlak yusyuvarlak .. :)

çatlak patlak yusyuvarlak